8 Eylül 2012 Cumartesi

SİNGAPUR:Aslanlar Ülkesi

SİNGAPUR

Aslanlar Ülkesi...

bir ada,

           bir kent,

                       bir devlet...


Malay krallarından biri ,avlanmak için o güne kadar ''kütüğe işlenmiş ''resmi bir adı  olmayan bir adaya gelir ve av sırasında önüne çıkan Malay Kaplanı'nı aslan sanarak,
-''Bundan böyle buranın adı Singapur-Aslanlar Ülkesi- olsun'' diye buyurur...
Yanındakiler birbirlerine bakıp,kralın bu bilgisizliğine bıyık altından gülseler de;
Eski Singapur'da günlük yaşam
 Sir T.S.Ruffels heykeli
-''Her halde yüce kralımızın bir bildiği olsa gerek '' diyerek,kralın gördüğünün aslan değil kaplan olduğunu açık etmemişler,üstüne üstlük;
-''Kralımız çok yaşa'' bağışları ile kralı alkışlayarak bu yanlışlığı onaylamışlar.Kralın bu yanılgısı,adaya ömürlerinde bir kez bile uğramayan(!) aslanları sevindirmiş mi bilmem ama kaplanların ruhunda onarılmaz yaralar açtığından hiç kuşkum yok.Bu kuşkumda ne kerte haklı olduğumu gece safarisindeyken,burun buruna geldiğim(!) kaplanlanın gözündeki hüzünden anladım.

Çok azımız,bir adayı ziyaret ederken bir kenti,bir kenti ziyaret ederken de aynı zamanda bir devleti ziyaret etmişizdir.Gerçekten de dünyada buna örnek olacak kent devletlerin sayısı bir elin parmakları kadar az sayıda olmasalar da çok da sayılmazlar.Bu devletlerin en ünlüsü de hiç kuşkusuz Güney Doğu Asya'nın' 'antreposu'' olan Singapur'dur.
Bir ülke düşünün ki;bir ucundan öteki ucu 25 kilometre olmasına karşın,dünyanın en önde gelen turizm ve ticaret merkezi olsun...
İsterseniz-sıkıcı olmamak koşuluyla-bu küçük ülkenin  birkaç kuşağa sığdırılabilecek kısa tarihine bir göz atalım.

Singapur Irmağı ve
ilk Çinli yerleşimcilerin evleri

150 kişiden 4 milyona...

Birleşik Krallık adına Güney Doğu Asya'da stratejik konumda olan yeni sömürgeler arayan Sir T.Stamford Raffles, 1819'da Malay Yarımadası'ndan dar bir boğazla ayrılmış olan bu küçük adaya,tamamı 120 kişiden oluşan Hintli yardımcıları ve askerleri ile ayak bastığında,burada yaşayanların sayısı sadece 150 kişiydi.Raffles'ın bu küçük adayı Büyük Britanya'ya bağlı bir sömürge konumuna  getirmesi zor olmadı.Adanın eğemeni olan Malay Kralı'na 2 seçenek sundu:
-''Ya bu adayı bize kiralarsınız,ya da Britanya donanmasını buraya yığarım''...
Kolayca tahmin edeceğiniz gibi Kral, çoktan seçmeli bu soruyu,
-''Cevabım a şıkkı ''diyerek yanıtlarken,kira bedeli olarak da 7500 İngiliz altınını cebine indirdi.
Bu 7500 altın Kralın yaşamında bir değişiklik yaptı mı?

    Sentosa.Gece safarisi...
Hint mahallesi ve Budist Tapınağı
 Bu konuda bilgi sahibi değilim.Ama Singapur'unkini değiştirdiği bir gerçek.
Singapur,o tarihten itibaren-halkın bugün bile acıyla andığı İkinci Dünya Savaşındaki kısa süreli Japon işgali bir yana bırakılırsa-savaş sonuna kadar Britanya Krallığı egemenliği altında varlığını sürdürdü.Savaş sonrası Malezya Konfederasyonuna katılan Singapur,1965 yılında bu birlikten ayrılıp bağımız bir ada devlet oldu.Bu tarihten itibaren hızlı bir ekonomik kalkınmayı gerçekleştirerek,dünyanın en zengin ülkeleri arasında yer alan Singapur'un yıllık 40 bin USD'yi bulan kişi başına gelirin gerçek bir ekonomik mucize olduğunun ayırdına varmak için,üzerinden demiryolu,karayolu ve temizsu borusunun geçtiği bir köprü ile bağlı olduğu  Malezya'da bu gün hala 15 bin USD civarında olan kişi başına düşen yıllık gelire bakmak yeterlidir sanırım.

Cennet burası...

Uçağınız,Uluslararası Singapur Hava Limanına inmek için alçalmaya başladığında,eğer koltuğunuz pencere kenarındaysa ve eğer yol yorgunu olup da uyumuyorsanız;kendinizi çok şanslı biri olarak kabul edebilirsiniz.Altınızda uzanan,mavinin tüm tonları ile bezeli ipek bir şalı andıran denize, sanki sihirli bir el tarafından gelişi güzel serpilmiş hissi uyandıran;tropik ağçlarla kaplı,altın gibi parlayan kumsalları ile irili ufklı mercan adalarının tanımlanması olanaksız görüntüsünün sizde,
-''Cennet böyle bir yer olmalı'' hissi uyandıracağına iddaya girebilirim.
Uçaktan indiğimizde bizi ilk karşılayanın ,aylardan ocak olmsına karşın,sıcak,nemli ve yapış yapış bir hava olduğunu söylemeden geçmeyeceğim.
Ekvatora uzaklığı topu topu 80 km olan  ve yılın hemen her günü  yağmur alan bu tropik ada için bu havayı olağan karşılamak gerekli...

Sultan Camisi


Nereleri ziyaret etmeli...
Ermeni kilisesi







Singapur,bağlı 54 adacığı ile birlikte yaklaşık 620 km2'lik küçük bir ülke.Yaklaşık 4.5 milyon kişinin yaşadığı ülkenin %80'i Malay,%12'si Çin ve %6'sı da Hint asıllı.
Geriye kalanların önemli bölümü ise Avrupalılarla yerlilerin evliliklerinden olan melezler.Homojen olmayan bu nüfus yapısına karşın onların ortak paydaları''Singapurlu'' olmak...
Singapur'u yeterince tanımak için 2-3 yeterli.Ama alış verişi de işin içine katarsanız;kalış süreniz,sizin alışveriş tutkunuza bağlı...
Eğer bir rehberiniz yoksa;size öncelikli önerim ,Singapur'un bir kent planını bulmanız.Bu planı,havalimanındaki reklam raflarından ücretsiz olarak elde edebileceğiniz gibi kaldığınız otelden de ücretsiz olarak alabilirsiniz.
Hazırsanız,turumuza başlayabiliriz...
İlk durağımız,Singapur nehrinin denize döküldüğü yerde oluşan körfezin hemen yanıbaşında yer alan  Esplanade Eğlence Merkezi.Çok kötü kokulu ama denemeye değecek kadar lezzetli tropik meyve duriana benzetilerek yapılmış bu merkezde tiyartrolar,sanat galerileri ve konser salonları bulunmakta.İsterseniz 8 Singapur Doları(SGD) ödeyerek yaklaşık 45 dakika süren özel bir tura katılır ,bu görkemli sanat eserini daha ayrıntılı bir biçimde gezebilirsiniz.
Eğlence merkezinin hemen yanı başında bulunan,içinde çeşitli heykellerin yer aldığı Esplanade  Parkı'nı geçip,ırmak boyunda yürüyerek ırmağın iki yakasını bir araya getiren Anderson Köprüsü'ne ulaşırsınız.1910 yılında yapılan bu köprüde Assuvan'dan(Mısır) getirilen taş bir plaka ilginizi çekecektir.Köprüyü geçip,ırmğı solunuza alarak yürümeye devam edin.Karşı kıyıda, bir fotograf karesinde ölümsüzleştireceğinizi umduğum Singapur'a ilk gelen Çinlilerden kalma ikişer katlı tarihi evleri görebilirsiniz.Tüccar olan Çinliler,bu evlerin altını dükkan üst katını ise konut olarak kullanırlarmış.Sırası gelmişken söyleyeyim,Singapur'un dünya ticaretinin sayılı merkezlerinden biri olmasında bu öcülerin çok önemli katkıları olmuştur.

Teleferikten kuşbakışı Singapur limanı

Yürümeye devam edin...

Bir kaç dakika sonra Singapur'u Singapur yapan adamın,Sir Stamford Raffles'in heykelinin bulunduğu küçük bir alana ulaşacaksınız.Bu anıt,Kraliçe Victoria'nın Jubile yılı olan 1887 yılında yapılmış,daha sonra taşınarak 1919 yılında  bu alana getirilmiştir.
Raffles Anıtı'nın hemen yakınında  Singapur'daki günlük ticari yaşamı betimleyen heykeller kümesi var.Anıttaki pazarlık yapan Çinli figürü,Singapur'un kısa tarihinin ilginç bir şekilde yorumlar gibi...
Eğer Singapur Irmğında bir tekne turu yapmak isterseniz,bu alanın hemen yakınındaki küçük bir iskeleden kalkan tekne taksilere binebilirsiniz.Hediyesi 5-6 SG doları.
Eğer yorulduysanız;ırmak kıyısındki banklardan birine oturup,hem gelip geçen tekneleri izler hem de kendinizi kent turunun 2. aşamasına hazırlayacak kadar dinlenmiş olursunuz.
Irmağa paralel yürüyüşünüze kaldığınız yerden devam ettiğinizde;Raffles Meydanı'nın hemen yakınınıdaki şimdi sanat galerisi olarak hizmet veren eski parlemento binasını ve onun yanıbaşındaki yeni parlemento binasını görebilirsiniz.İlginç bir not :Singapur Cumhurbaşkanı çoğunluk olan Malaylar'dan değil Çinlilerden.Bundan önceki cumhurbaşkanı ise, azınlık olan Hintliler'dendi.

Sırtınızı ırmağa dönüp,sağınıza St.Andrew Caddesini aldığınızda,karşınıza sömürge valilerinin konutu olan City Hall çıkar.Tipik bir sömürge mimarisi ile yapılmış binanın yanıbaşındaki St.Andrew Kilisesini de ziyaret etmeden geçmeyin.
Buradan, tekrar geldiğiniz yöne doğru yürüyüp Read Köprüsünden karşı kıyıya geçin.Bu yakada bulunan Chong Su Tapınağını  ve Singapur Tarih Müzesini ziyaret edebilirsiniz.
Singapurda açılan ilk ibadethane ilginçtir;bir Ermeni Kilisesi...Akdeniz Mimarisi özelliği taşıyan bu küçük kilise ,Osmanlı Toprağından göçen Ermeniler tarfından 1830 yılında yapılmış.Fort Canning Rise'daki bu kilisenin yakınındaki Asya Medeniyetleri Müzesini de ziyaret listenize almanızı öneririm.
North Biridge Road'da Sultan Camisi ,Singapur'u ziyaret eden Türkler'in en çok ziyeret ettikleri yerlerden biri.Bu caminin burada ne işi var demeyin.Malaylar'ın büyük bir bölümü ve Hinlilerin bir kısmı müslüman.Burada birkaç cami daha var.Sultan Camisini ziyaret ettiğimde;bir Japon turist de benimle beraber camiye girmek istedi ama cami görevlileri,'' bu camiye müslümanlardan başka kimse giremez'' diyerek adamı camiye sokmadılar.
Serangood Road ve onu kesen bir kaç sokaktan oluşan Hint Mahallesi kesinlikle ziyaret etmeniz gereken yerlerden biri.Burası,tapınaklarıyla,tipik dükkanları ile ve caddede ulusal giysileri ile dolaşan insanlarıyla küçük bir Hint Kenti görünümünde.
Nüfusun yaklaşık %6'sını oluşturan Hintliler'in bir mahllesi olur da Çinliler'in olmaz mı?China Town...Havel Rock,South Biridge Road ve Cantonment Road arasında kalan Chin Town tipik bir Çin Kenti görünümünde.

İşkence adasından,eğlence adasına...SENTOSA
Sentosa adası

Singapur'un güneyinde yer alan Sentosa Adası,1942 yılına kadar Birleşik Krallık donanmasının karargahı olarak kullanıldı.Bu tarihte Japonlar Singapur'u işgal edince,kendi karargahlarını da burada oluşturup burayı yerli direnişçiler ve savaş tutsakları için bir işkence adasına dönüştürdüler.Savaş sonrası yenilen Japonya adayı boşalttı ancak;Sinapurlular,işgal sırasında yaşadıkları acılı günler nedeniyle birdaha buraya ayak basmadılar.Singapur bağımsız bir devlet olunca,yeni hükümet adanın''makus talihini'' yenmek için burada bir eğlence merkezi oluşturmaya karar verdi.
Sentosa ,Singapur'a bir köprü ile bağlı.Ancak oraya teleferikle gitmenizi öneririm.Bu size,ünlü Singapur Limanını kuş bakışı görme olanağı sağlayacaktır.Adada vahşi hayvanların arasından geçilerek elektrikli küçük bir tenle yapılan gece safarisine katılabilirsiniz.Hayvanlar,içinde bulundukları tropik ormanda,birbirlerine ve ziyaretçilere zarar vermeyecek şekilde serbestçe dolaşıyorlar.Daha doğrusu aralarına  gözle farkedilmeyecek şekilde döşenmiş elektrik tellerinin izin verdiği kadar serbetçe...Burada sizi uyarmalıyım. Safari sırasında yüksek sesle konuşmayın ve fotograf çekmeyin.Aksi durumda,yaklaşık 40 dakika olarak süren bu yolculuğu  bir koruma eşliğinde '' mevcutlu olarak'' planlanmış süreden daha erken ve yürüyerek tamamlarsınız.Benden söylemesi...
Ada'da ,dönerken yükselen ve alçalan bir kule var.Singapur'u uçağınız alçalırken kuş bakışı göremediyseniz,bu kule size bu olanağı sağlayan kaçırılmaz bir fırsattır.Ayrıca,kulenin yakınındaki  Singapur'un sembolü olan dev aslan başı yontusuna çıkarak da bu aynı fırsatı yakalarsınız.
Sentosa'da turistlere yönelik bir çok etkinlik var.Bunların en önemlisi dev bir akvaryum.Bu akvaryumda,okyanusta yaşayan -köpek balığı da dahil-bir çok deniz canlısını görebilirsiniz.Ayrıca ''suların dansı'' adıyla sunulan su ve ışık gösterisi ise kaçırılmaması gereken bir gösteri...

Suların dansı
Neleri Yemeli...
Singapur,değişik halklardan oluşan bir kültür mozayiği olduğu için kendine özgü yemekleri yok ya da ben bulamadım.Ancak,Singapuru oluşturan Çin,Malay ve Hint halklarının geleneksel yemeklerinin yanı sıra bir çok ülke mutfağından örnekler sunan restoranları bulabilirsiniz.Burada bana ilginç gelen İngilizler'in, burada 130 yıl hüküm sürmelerine karşın bize yemek olarak sundukları şey ''fish and chipstir''.Bu arada chpisin de ''French Chips ''olduğunu da yeri gelmişken anımatayım...

Eglence ve alışveriş...

Eğer Singapur'u ziyaret nedeniniz gezip görmekse;yazının bu bölümünü okumayın.Çünkü;birlikte seyahat ettiğim bir çok kişiye'' Singapur'u neden tercih ettiniz'' diye sorduğumda aldığım yanıt genellikle ''alış veriş için''di.Bu nedenle burada size alış veriş mekanlarından söz edeceğim.Ama her şeye karşın içinizde eğlenme arzusu ile dolup taşan varsa;şu satırları okusun.Singapur,şimdiye kadar gördüğüm en temiz kent.Halkın %80'i kendi evinde oturuyor.Aklınıza gelen her türlü kent hizmeti eksiksiz ayağınıza kadar geliyor.Anlayacağınız yok-yok...Eğlence bunun neresinde demeyin.Böyle bir kente belediye başkan adayı olduğunuzu düşünün bir an...
Şeçmenlere ne vaad edeceksiniz?
Eğlenceli değil mi?
Gelelim alış veriş tutkunlarına:Dünyanın tüm ünlü markalarını satan dükkanları Singapur'un alışveriş merkezleri olan Orchard Road ve Stamford Road'da bulabilirsiniz.Ancak şu önerim kulağınıza küpe olsun.''Alış verişe çıkmadan önce kendinize bir bütçe yapın ve ne olursa olsun o bütçenin dışına çıkmayın''.Ama itiraf etmeliyim ki;bütçe içinde kalanlara pek rastlamadım.Bütçeyi kimler mi aşıyor?Yanıtınız''tabi ki kadınlar''ise peşinen söyleyeyim;yanıldınız.Size bir ip ucu:Singapur bir elektronik cenneti,Türkiye ile fiyat farkı %30-40 oranında.Bu kez ikinci yanıtınızın mahcup bir fısıltı ile de olsa ''erkekler'' olduğunu duyar gibi oluyorum.

Taklit ürünler arıyorsanız ilk gideceğiniz adres Çin Mahallesi olmalı.

Nerede konaklayabilirsiniz...

Singapur bir oteller cenneti.Kalacak yer bulmak sorun değil.Siz buraya bir ''tur şirketi'' ile geleceğiniz için-ki benim de önerim bu-kalacak yer sorununu zaten şirketiniz çözmüş olacaktır.

Nelere dikkat etmelisiniz...

.Singapur'a vizesiz girebilirsiniz.Ancak pasaportunuzun geçerlilik süresi en az 6 ay olmalı.Yoksa ,geldiğiniz uçakla geri dönersiniz.
.Bir çok ülkede olduğu gibi Singapur'da da sıkı pazarlık geçerli;özellikle elektronik eşyada...Burada sıkça kullanılan bir Çin Atasözü kulaklarınıza küpe olsun.''Alışverişte amaç;tuttuğun eli sıkmak değil kırmaktır''...
.Alacağınız elektronik eşyanın,üzerinde pazarlık ettiğiniz eşya olmasına dikkat edin.Satıcılar çoğu kez,pazarlık bittiğinde satınalmayı istediğinizi değil kendi istediklerini paketlerler.Paketi, dükkandan çıkmadan iyice kontrol edin.Dükkandan çıktıktan sonra çok geç olabilir.İçi boş bir kutuya bir cep telefonu parası ödeyebilirsiniz.Geri dönüp itiraz hakkınızı kullanmayın.Bu nafile çebe tanımına girer.Sonunda verdiğiniz paranın üzerine bir bardak soğuk su içersiniz.Üstelik su da parayla...Başınıza geleni kimseye anlatmamanızı öneririm.Bir de eğlence sıkıntısı çekenlere ''eğlencelik''olursunuz.En iyisi benim gibi yapın,elektronik eşya almayın.
.Sakın yere tükürmeyin,çöp atmayın,sigara külünüzü sokağa düşürmeyin,''her taraf çiçek dolu,bir tane koparsam ne olur?'' demeyin.Yoksa tatiliniz burnunuzdan gelir.500 SGD'dan 10 000 SGD'kadar para cezası ödersiniz.''Adam sen de kim görecek canım'' diye düşünmeyin;etraf ''ispiyoncu''dolu...
.Seyahatten önce,''Singapur'da sakız yokmuş,karaborsaymış,sakız götürüp satarsam turu bedavaya getiririm'' düşüncesine kapılmayın.Cezası çok ağır.Ama sakızı hediye edebilirsiniz.Kime mi?Elbette  doktordan sakız çiğneme raporu olanlara...Anlayacağınız sakız eczanelerde''yeşil reçete '' ile ''sakız çiğnemesi sağlığı için gereklidir'' diye raporu olanlara satılıyor.
Bu uygulamaları gördükten sonra ülkemizin''yere tükürme,çiçekleri koparma,hatta kökünden sökme''gibi konularda bir özgürlükler cenneti olduğunu anımsıyor ve ''ne mutlu Türküm diyene''sözünü mırıldanıyorum.
.Taksilerde taksimetre var ama aldanıp açtırmayın.
Gideceğiniz mesafeyi göz kararı hesaplayarak pazarlık edin.Yoksa gideceğiniz yere mümkün olan en uzak yoldan gidersiniz.
.1 USD ,yaklaşık olarak 1.25 SGD(Eylül 2012).
.TC Singapur Büyükelçiliği: 2 Shenton way,SGX centre 1 no:10-03 Singapore 068804
Tel:+6565333396-91
e-posta:embassy.singapore@mfa.gov.tr

Son söz
THY'nın haftanın 7 günü tarifeli seferi var.Bayram tatillerinde turların nispeten pahalı olduğunu unutmayın.Eğer feda edeceğiniz bir kaç günlük yıllık izniniz varsa Singapur'a genel tatil günleri dışında gidin.Neredeyse yarı yarıya kazançlı çıkarsınız.Seyahat için en uygun  zaman kasım-mart arası.

Not:Bu yazı Lacivert Dergisinin 2006 yılı 5. sayısında yayınlanmış ve Eylül 2012'de gözden geçirilmiştir.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder